Cevdet Bey ve Ogullari

Book Title Cevdet Bey ve Ogullari
Author Name Orhan Pamuk
Publishing house Iletisim Yayinlari
Country – city Turkey
Date of issue 1982
Number of pages 250

Buy the book Translation rights

Description

This post is also available in: العربية (Arabic)

Cevdet Bey ve Ogullari

Kitap Dar Al Shorouk tarafından tercüme edilmiştir

Cevdet Bey ve Oğulları, yazar Orhan Pamuk’un ilk romanıdır.

Yazar, romanını Karanlık ve Işık adıyla kaleme almış ve bu eser ile layık görüldüğü 1979 Milliyet Roman Ödülü’nü Issızlığın Ortasında adlı romanın yazarı Mehmet Eroğlu ile paylaşmıştır.

Ödül de kazanmış olmasına rağmen roman ancak 1982 yılında Cevdet Bey ve Oğulları adı ile kitaplaşabilmiştir.

Yayımlandıktan sonra yazara 1983 Orhan Kemal Roman Armağanı’nı getiren eser, bu ikinci ödülden sonra edebiyat dünyasının ilgisini çekti.

Nişantaşılı bir ailenin üç kuşak hikâyesini anlatır.

Aynı zamanda ev içlerinin renklerini, zamanın akışını, günlük sıradan konuşmaları, akılda kalan kahramanlar aracılığıyla saptarken, okura geleneksel romandan alınacak hazların dikkat ve sevgiyle anlatıldığı bu panoramik roman Orhan Pamuk’a hak ettiği ünü getiren olgun bir ilk kitaptır.

İkinci kısım, 30 yıl sonrayı gösterir. Artık Abdülhamit ve meşrutiyet kavgası geride kalmış ve cumhuriyet ilan edilmiştir.

Cevdet Bey, işlerini büyütmüş, Nişantaşı’nda bir konak almıştır.

Karısı, eski bir paşa kızı olan Nigân hanım ile iki oğulları, bir kızları ve iki gelinleri vardır. Oğullarından büyük olanı burjuvazinin bir kopyası gibidir, karısıyla.

Osman, babasının işini devralmak, büyütmek istemektedir.

Küçük oğul, Refik, ise dengeli ve neşeli gözükür.

Arkadaşları, Ömer ve Muhittin ile sürekli tartışırlar, konuşurlar. Ömer, tutkulu ve hırslıdır; zengin olmak, fatih olmak ister; Muhittin ise şair, iyi bir şair olmak ister ama pek başarılı olacak gibi değildir.

Zamanla Refik hayatındaki dengesini kaybeder, hayatına anlam katmak için inkılâpçılığa sarılır, köy kurtuluşu için bir proje hazırlar.

Ömer, doğuda demiryolu yapımına katılır; zenginleşir ancak İstanbul’dan uzaklaşır. Muhittin ise Türkçülere katılır.

Cevdet Bey’in vefatının ardından zaten Perihan ve Refik, Cihangir’de bir apartman dairesine taşınır.

Son kısımda artık 1970 yılındayızdır ve Nişantaşı’ndaki konak yerine bir apartman yapılmıştır. Refik Bey kanserden ölmüştür ve oğlu Ahmet ise bir ressamdır.

Sol görüşlü olan Ahmet, babasını pek tanımaz ve beğenmez.

Nigan hanım’ın ölümü ile de roman biter.

Roman aslında Türkiye’nin modernleşme sürecini burjuva bir ailenin gözünden anlatmaktadır.

Cevdet bey ve ailesi ile Ömer, Muhittin, Muhtar bey hep Türk modernleşmesinin farklı karakterleridir.

Bir türlü benzenemeyen Avrupa ile uğraş onları çeşitli hayal kırıklıkları ile başka yollara atar.

This post is also available in: العربية (Arabic)

TOP